SSS: Sık Sorulan Sorular


Ravinsonde Rasatları

Tarihçe

1920 lerin başlarında Fransız bilim adamları BUREU ve IDRAC ile onlardan ayrı çalışan Rus bilim adamı MOLTCHANOV atmosferin çeşitli seviyelerindeki hava koşulları hakkındaki bilgileri, radyo dalgaları aracılığıyla toplamak ve yayınlamak için bir cihaz üzerinde çalışmaya başladılar. 1930 yılında Rus MOLTCHANOV bu günkü radyosonde cihazının atası denilebilecek ilk radyosonde cihazını geliştirmeyi başardı.

Tanıtım

Radyosonde rasatları, radyosonde cihazı denilen ve balonla birlikte serbest atmosfere gönderilen rasat aletleri yardımıyla yapılır. Radyosonde cihazı, balonun yardımıyla serbest atmosferde yukarı çıkarken meteorolojik bilgileri eş zamanlı olarak ölçen ve istasyona gönderen alettir. Radyosonde cihazları iki ana tiptedir. Biri basınç sensörlü diğeri basınç değerini yükseklik değerinden hesaplayan cihazdır. Son yıllarda küresel konumlama sistemiyle (GNSS) çalışan radyosonde cihazları kullanılmaktadır. Radyosonde cihazı, basınç (tercihli), sıcaklık, nem değerlerini ölçen sensörlerden meydana gelmektedir. Bu sensörler yardımıyla elde edilen bilgiler, önceden belirlenmiş olan bir sıralama dahilinde ve belirlenmiş kısa zaman aralığında (saniyede bir) alıcı yer istasyonuna gönderilir. Rüzgar bilgileri ise radyosonde cihazının serbest atmosferdeki konumuna bağlı olarak hesaplamayla elde edilir. Radyosonde rasatları, basıncın, sıcaklığın, nemin, rüzgar yön ve şiddetinin, yerden uçuşun son bulduğu yüksekliğe kadar yüksekliğin bir fonksiyonu olarak elde edildiği gözlemlerdir. Radyosonde sistemi, bir meteoroloji balonunun taşıdığı paraşüt, radyosonde cihazı, cihazdan gelen sinyalleri alan ve cihazı izleyen yer ekipmanı ve bilgileri işlemek için bilgisayar ünitesinden ibarettir.

Türk Ravinsonde İstasyon Şebekesi

Ülkemizde 9 adet radyosonde istasyonu bulunmaktadır. Bunlar;

  • SAMSUN (41°20’ N, 36°15’ E),
  • İSTANBUL (40°54’ N, 29°09’ E),
  • ANKARA (39°58’ N, 32°51’ E),
  • İZMİR (38°23’ N, 27°04’ E),
  • ISPARTA (37°47’ N, 30°34’ E),
  • DİYARBAKIR (37°54’ N, 40°12’ E),
  • ADANA (37°00’ N, 35°20’ E)
  • ERZURUM ( 39°54’ N ve 41°15’ E)
  • KAYSERİ (38°41’ N 35°30’ E)

Bu istasyonlar, yukarıda açıklandığı üzere, Türkiye’yi etkileyen hava kütleleri ve ulusal ihtiyaçlara göre tesis edilmiştir. WMO geniş kara bölgeleri üzerinde radyosonde istasyonlarının 250 km, sık nüfuslu olmayan yerlerde ve okyanuslarda ise 1000 km olarak tavsiye eder. Bu kriterler dikkate alındığında Türk radyosonde istasyonları bu kriterlere uymaktadır. Aradaki mesafe ortalama olarak 500 km civarındadır. WMO günde bu istasyonların 4 defa rasat yapmasını tavsiye eder. Fakat istasyonlarımız bütün dünya genelinde uygulandığı gibi, 00 UTC ve 12 UTC olmak üzere günde iki defa rasat yapmaktadır.

Türk Ravinsonde İstasyon Şebekesi
Türk Ravinsonde İstasyonları ve WMO Numaraları

Sistem ve Ekipman

Uçuş Sistemleri (Uçuş Takımı)

Uçuş sistemleri veya uçuş takımı, bir balon, paraşüt, uçuşa yardımcı birimler ve radyosonde cihazından ibarettir. Balon, radyosondeyi serbest atmosferde 360 metre/dakika ortalama yükselme hızında, istenilen yüksekliğe çıkarmak için kullanılır. Radyosonde cihazını balona bağlayan sistem, paraşüt, ışıklandırma birimi, bazı radyosonde cihazlarıyla birlikte kullanılan reflökterler uçuşa yardımcı birimler olarak adlandırılmaktadır. Radyosonde ise, istenilen meteorolojik değişkenleri ölçebilecek birimlerden (sensörler) ve elde edilen bu bilgileri istasyona gönderecek vericilerden ibarettir.

Balon

Balonlar

Meteorolojik amaçlı balonlar, doğal kauçuk hammaddesinden (lateks) veya sentetik kauçuktan (neopren) yapılmıştır. Lateks balonlar, neopren balonlara göre, şiştikleri zaman daha küresel bir görünüm arz ederler ve yere yakın atmosferde daha süratli ve muntazam bir yükselme oranına sahiptirler. Neopren balonlar şişirildiklerinde dikey gerilmeye müsaittir ve serbest atmosferde yükselirken balonun tepesi yassılaşır. Bu yüzden balon yavaşlar ve hantallaşır. Lateks balonlara oranla daha az muntazam yükselme oranına sahip olurlar. Neopren balonları rüzgarlı havalarda fırlatmak oldukça zordur. Ayrıca kötü hava koşulları için özel üretilmiş balonlar vardır. Balonlar üretim şekilleri itibariyle ikiye ayrılır. Savurma döküm yöntemi ve daldırma kalıp yöntemidir. Savurma döküm yöntemiyle üretilen balonlar, şişirildiklerinde daha küreseldir. Böylece daha düzgün yükselirler ve takla atma ihtimalleri çok düşük olur. Böylece sağlıklı bir rasat yapılmış olur. Daldırma kalıp yöntemiyle üretilen balonlar ise şişirildiklerinde daha çok armut şekline benzer. Böylece takla atma ihtimalleri yükselir. Sağlıklı rasat yapmak zorlaşır.

Balonlar gerek pilot balon rasatları gerekse radyosonde rasatları için farklı hacim ve ağırlıklarda yapılmıştır. Genel olarak, pilot balon rasatlarında, 30 ve 100 gramlık balonlar kullanılır. Radyosonde rasatları için çıkılmak istenen yüksekliğe ve radyosonde cihazının ağırlığına göre, 600 ila 1500 gram arasında balonlar kullanılmaktadır. Bu balonlar çeşitli boyutlarda olabilir. Pilot balon rasatlarında, balonun 15-20 km ye kadar çıkması esastır. Radyosonde rasatlarında ise balonlar kullanılacak radyosonde cihazına göre tayin edilmelidir ve 30-35 km lik bir yükseklik bu rasatlar için esastır. Balonun ağırlığı arttıkça, (belirli bir ağırlığa kadar) çıkabileceği yükseklik de artar.

Balon Şişirme Gazları

Balonların şişirilmesinde havadan hafif gazlar kullanılmaktadır. Bu gazlar, Hidrojen ve Helyum gazıdır. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nde radyosonde rasatlarında hidrojen gazı kullanılmaktadır. Pilot balon rasatlarında ise duruma bağlı olarak bazen helyum gazı kullanılabilmektedir.

Genellikle radyosonde yer istasyonlarında pratikliği ve ucuzluğu sebebiyle hidrojen gazı kullanılmaktadır. Fakat hidrojen yüksek parlayıcılık oranına sahip bir gazdır. Bu tarafı da hidrojen gazının dezavantajını oluşturmaktadır. Hidrojen gazı, bir üretici tarafından imal edilip tüpler vasıtasıyla kullanılmaktadır ya da hidrojen jeneratörü tarafından üretilip kullanılmaktadır. Ülkemizde hidrojen jeneratörler yardımıyla üretilmektedir.

Helyum, soygaz olduğu için kullanımı güvenlidir. Aynı zamanda hidrojenden daha güvenli bir gazdır. Helyumun daha güvenli olası nedeniyle dünyada güvenlik açısından hassas bölgelerde, gemilerde ve mobil operasyonlarda helyum kullanılmaktadır. Helyum genellikle tüplerde kullanılır. Bazen sıvı helyum da operasyon özelliğine yer avantajı sağlamak amacıyla kullanılabilir.

Güvenlik tedbirleri sebebiyle hidrojen jeneratöründen elde edilen gaz anlık olarak 20 dakikada balona şişirilmektedir.

Hidrojen Jeneratörü Alev Algılama Dedektörü Gaz Algılama Dedektörü Potasyum Bazlı Otomatik Yangın Söndürücü

Güvenlik sebebiyle gaz algılama detektörleri, alev algılama detektörleri ve yangın söndürme sistemleri kullanılmaktadır.

Uçuşa Yardımcı Birimler

Uçuşun gerçekleştirilebilmesi ve rasat açısından uçuşun güvenli hale getirilebilmesi için uçuşa yardımcı birimler tasarlanmıştır. Bunlar paraşüt, ışıklandırma birimidir.

Paraşütler

Balon patladıktan sonra serbest düşmeye geçtiği zaman, yerde, özellikle yerleşim yerlerinde hasara sebep olabilir. İstasyonlarımız şehir merkezine yakın bölgelerde bulunduğu için can ve mal emniyeti bakımından mutlaka paraşüt kullanılmalıdır. Kullanılacak paraşütler gökyüzü fonlarından ayırt edilebilecek parlak renklerde olmalıdır.

Paraşüt

Işıklandırma Birimleri

Antenin, uçuş başlangıcında, manuel olarak radyosondeye kilitlenmesi gereken sistemlerde, gece yapılan fırlatmalarda, ışıklandırma birimi kullanılmaktadır. Salıvermenin 5. dakikasına kadar, ışıklandırma birimi gece şartlarında operatöre büyük kolaylık sağlamaktadır.

Radiosonde Cihazları

Radyosonde cihazı, radyo dalgaları aracılığıyla, herhangi bir yer alıcı istasyonuna basınç(P), sıcaklık(T) ve nem(U), enlem, boylam, yükseklik, rüzgar hız ve yön değerlerini otomatik olarak gönderen ve balon yardımıyla taşınan, enerji kaynağı olarak ta pili kullanan meteorolojik ölçüm cihazıdır.

Radyosondeler dünyada pek çok ülkedeki firmalar tarafından üretilmektedir. Fakat tıpkı otomobil üretiminde olduğu gibi radyosondelerde de belirli bir standart vardır ve hepsinin çalışma prensibi aynıdır. Radyosonde cihazlarının temel parçaları, meteorolojik sensörler, elektronik bilgi kodlayıcıları ve telemetrik (radyo dalgalarını kullanan) transmitter (gönderici)dir. Ölçülen konum, sıcaklık ve nem bilgileri kullanılarak, basınç ve işba sıcaklığı değerleri elde edilir. Bazı radyosondelerde bu parçalara ek olarak, rüzgar elde etme metotlarında, VLF, LORAN-C Sistemi kullanılmaktadır. 2000 yıllından bu yana GNSS Sistemi (Küresel Konumlama Sistemi) gibi sistemleri desteklemek amacıyla NAVAID sensör ve translatör (çevirici) kullanılmaktadır.

Meteorolojik Sensörler

Radiosonde cihazlarında kullanılan meteorolojik sensörler, atmosferde, yüksekliğin bir fonksiyonu olarak, basınç, sıcaklık ve nispi nem değerlerini ölçerler. Sensörler fabrikalarda kalibre edilmişlerdir. Kalibrasyon değerleri uçuş öncesi hazırlıkları yapılırken tamamen kontrol edilmelidir. Böylece, salıverme öncesinde, tüm radiosonde parçalarının uygun şekilde çalıştığı test ve kontrol edilmiş olur.

Rasat Bilgisayarı

Pahalı olduğu için artık fazla kullanılmayan basınç sensörü, uçuşun başlangıcından itibaren balonun patlamasına kadar geçen sürede, yüksekliğin bir fonksiyonu olarak basınç değerlerini uçuş şartlarında ölçer. Bu sensör, genellikle içi boşaltılmış bir anaroid barometredir. Sensör basınçtaki değişmelerde esneyen bir parça içerir. Parçadaki esneme, basınçta meydana gelen değişiklikle orantılıdır. Esnemedeki bu değişiklik kapasitans olarak ya da bir elektronik düzeneği dengeleyecek denge voltajı olarak rapor edilir. Buradan şu anlam çıkmaktadır; basınçtaki değişim bir barometre tarafından, barometrenin basınca duyarlı parçası tarafından algılanır ve bir takım elektronik birimler tarafından elektrik akımına çevrilir. Böylece basınç bilgilerine ait elektronik işaretler (sinyaller) elde edilmiş olur. Basınç sensörleri genellikle +50 ve -90 °C arasındaki sıcaklık değerlerindeki basınç değerlerini ölçmek amacıyla dizayn edilmişlerdir.

Ekran Görüntüsü

Basınç sensörü yerine, hassas konum bilgileri ölçen konum sensörü sayesinde basıncın yüksekliğe bağlı hipsometrik eşitlikten elde edilir.

Küresel konumlama sistemleri ve bunlara ait uydu takımları bulunmaktadır.

GPS Amerikan uydu takımını kullanır. Glonass Rus Uydu Takımını kullanır. Galileo Avrupa uydu takımını kullanır. Bei Dou Çin Uydu takımını kullanır. Bundan başka Hindistan uydu takımı da bulunmaktadır.

Sıcaklık sensörü, uçuşun başlangıcından itibaren balonun patlamasına kadar geçen sürede, yüksekliğin bir fonksiyonu olarak sıcaklık değerlerini uçuş şartlarında ölçer. Bu sensör, resistans ve kapasitanstaki meydana gelen sıcaklık değişimlerini elektronik işarete çevirir. Sıcaklık sensörleri kısa ve uzun boylu radyasyonlardan etkilenebilir.

Ekran Görüntüsü

Nem sensörü, uçuşun başlangıcından itibaren balonun patlamasına kadar geçen sürede, yüksekliğin bir fonksiyonu olarak nem değerlerini uçuş şartlarında ölçer. Günümüz radyosondelerinde, nem sensörü olarak karbon elemente ve ince zar kapasitansına sahip elektriksel sensörler kullanılmaktadır.

Navaid Sinyalleri İle Rüzgar Elde Etme Metodu

Dünyada bazı radyosonde cihazları, daha önce bahsedildiği gibi, NAVAID sensörleri ile yerde kurulu veya uydudaki sabit verici merkezleri yardımıyla rüzgar bilgilerini elde etmektedir. Yeryüzünde kurulmuş bulunan sabit istasyonlardan LORAN veya VLF sinyalleri ile radyosonde cihazlarında bulunan NAVAID sensörüyle bilgi alışverişi yapılarak rüzgar değerleri elde edilmekteydi. Uzayda bulunan uydulardan yararlanılarak GPS Sistemi (Küresel Konumlama Sistemi) aracılığıyla yine radyosonde cihazında bulunan NAVAID sensörü ile birlikte rüzgar değerleri elde edilmektedir. Gerek LORAN ve VLF sabit istasyonları gerekse GPS uydularının kullanılma sebebi balonun serbest atmosferdeki pozisyonunun tespit edilmesi içindir. Uydu-VLF, LORAN istasyonları ve ravinsonde istasyonu arasında, cihazdan gelen sinyaller doğrultusunda açı değerleri elde edilmektedir. Aşağıda GPS, LORAN ve VLF sistemlerinden bahsedilmiştir.

Navaid Sensörleri

GPS (Küresel Konumlama) Sistemi

GPS Sistemi 24 adet uydu takımından oluşmaktadır. Bu uydu takımının her birisi 1575.41 (L1) ve 1227.60 (L2) MHZ lik frekanslara sahip olmak üzere sinyalleri nakletmektedir. L1 Bandı, sivil konumlandırma amacıyla ayrılmıştır. 2 MHZ lik taşıyıcı frekans genliğine sahiptir. GPS Sistemi yardımıyla 0.5 m/sn doğruluğunda rüzgar değerleri elde edilmektedir. Ülkemizde halihazırda GPS sistemi kullanılarak rasatlar yapılmaktadır.

LORAN-C Sistemi

LORAN-C istasyonları, sinyalleri 100 kHz lik taşıyıcı frekans üzerinden nakleder. Radyosonde cihazı üzerinde bulunan sensör yardımıyla LORAN sabit istasyonlarından bilgi alışverişi olmaktadır ve bu işleme de LORAN çevrimi adı verilir. LORAN-C sistemi küresel bazda değildir ve bölgesel olarak sınırlandırılmıştır. Ayrıca, nakletme güçlüğü, uzay dalgaları kirliliği ve geometrik nedenler bir dezavantajdır. LORAN-C Sistemi yardımıyla 0.5 m/sn doğruluğunda rüzgar değerleri elde edilmekteydi. Artık dünyada bu sistemi kullanan hemen hemen yok denilebilir.

VLF Sistemi

Dünyada çok yaygın olmayan bu sistem aracılığıyla 3 m/sn doğruluğunda rüzgar değerleri elde edilmekteydi. Bu sistem de artık kullanılmamaktadır.

Radiosonde Cihazında Bilgilerin Elektronik Olarak Şifrelenmesi

Radyosonde cihazında çeşitli sensörler yardımıyla elde edilen konum, sıcaklık ve nem bilgileri, radyosonde cihazı tarafından elektronik olarak şifrelenerek gönderilmektedir. Bu olaya bilgi şifreleme elektroniği adı verilir. Bilgi şifreleme elektroniği, çeşitli sensörleri örnek olarak dener, sensör sinyallerini elektronik işarete çevirir (şifreler) ve işaretleri radyosonde cihazının taşıyıcı frekansı üzerinden alıcıya gönderir. Her ölçüm için örnekleme oranı, gönderilecek bilgiden çıkarılabilen ve atmosferik şartları temsil eden bir oran olmalıdır. Genel olarak radyosondelerin örnekleme oranları 1 den 6 ya kadar ikincil sıradadır. Elde edilen bilgiler, digital veya analog formlarda, radyosondenin taşıyıcı frekansı üzerinden AM (genliksel modül) veya FM (frekans modülasyonu) üzerinden gönderilebilir. Digital (sayısal) radyosondede sensör sinyalleri digitize (sayısallaştırma) edilir. NAVAID sensör içeren radyosondelerde ise, elektronik radyosondenin taşıyıcı frekansı ile NAVAID sinyalleri birleştirilir.

Yer Sistemleri

Radyosonde rasatlarında, dünyada kullanılan farklı yer sistemleri bulunmaktadır. Bu yüzden istasyonlarımızda bulunan yer sistemlerinin ayrıntılarına girilmeyecektir. Çünkü bu sistemler gelişen ve değişen teknolojiye göre hızla yenilenmekte ve gereksiz ayrıntılar yok edilmektedir. Yer sistemleri tipik olarak izleme, bilgi alma, sinyal ve bilgi işleme fonksiyonlarını yerine getirmektedir.

Antenler

Yer sistemlerinin antenleri, radyosonde cihazlarının sinyallerini arar, onun yardımıyla sinyal amplifikasyonu sağlarlar ve antenler yönsel ise radyosondelerin izlenmesine olanak sağlar. Eğer yön bulma rüzgar arama için faydalı ise, anten fonksiyonu sinyal şiddetinden çok daha önemlidir.

RDF Rüzgar Anteni (Radioteodolit)

Bir Radyo Sinyal Arama (RDF) anteni, 1680 MHZ’lik Meteorolojik Yardımlar Bandında bilgi nakleden bir radyosonde vericisini izlemek amacıyla tasarlanmıştır. Anten pozisyonu bilgisi, (yani, azimut ve elivasyon açıları) uçuş sırasında radyosonde pozisyonundaki değişmeleri belirlemek için, radyosondenin yükseklik hesaplamalarıyla birlikte elde edilmiştir.

Antenler

Antenler

RDF antenleri bu açı değerlerini saptar. Pozisyondaki bu değişmeler uçuş sırasındaki karşılaşılan rüzgarın temsili olarak alınırlar. RDF anteni radyoteodolit olarak ta adlandırılır. Bir parabolik çanak anten, 0.05 dereceye kadar azimut ve elivasyon açılarını tespit edebilir. Daha yeni jenerasyon RDF antenleri aynı doğrulukta açıları elde edebilir ve daha az hareketli parçaya sahiptir. Elverişli anten yükselme (elevation) açılarıyla RDF sistemleri 1 m/sn ye doğrulukta rüzgar unsuru sağlar.

Diğer Antenler

RDF olamayan rüzgar bulma antenleri, radyosondenin telemetrik sinyalini yalnızca sezmeye ve genişletmeye ihtiyaç duyarlar. Şimdiki NAVAID işlem üniteleri, LORAN-C, VLF ve GPS sistemleri için kullanılmaktadırlar.

Veri İşleme Sistemleri

Radyosonde cihazı aracılığıyla elde edilen sinyaller, elektronik ortamda bilgisayara veri yani meteorolojik bilgiye dönüştürülür. Veri işleme üniteleri bilgisayarlar, uygun rasat programları ve yardımcı donanımlardan oluşmaktadır. Bu sistemlerin, rasatları inceleme, yayın yapma ve gözlem sonuçlarının kopyasını yapabilme gibi özelliklere sahip olması gerekmektedir. Gözlemler sonucunda oluşturulan en temel veri WMO standartlarına göre oluşturulan, Temp Kodu’ ve BUFR kodudur. Artık BUFR kodu tüm dünyada kullanılmaktadır. Tüm veri setini içermektedir. Ayrıca veri işleme sistemleri, devam eden rasadın gidişatı hakkında operatöre yardımcı olmalıdır. Bu amaca uygun olarak, SkewT-LogP diyagramı, Termodinamik diyagramlar ve rüzgar diyagramları rasat programında yer almalıdır. Ayrıca veri tabanı özelliğine de sahip olmalıdır.

Ravinsonde Rasatlarının Kullanıldığı Alanlar

Radyosonde rasatlarının en temel amacı hava tahmini ve analizidir. Standart izobarik seviyelere ait yükseklik, basınç, sıcaklık, nem ve rüzgar bilgileri haritalara işlenerek hava tahmin ve analiz çalışmaları yapılır. Radyosonde rasatları, günümüzde sayısal hava tahmin modellerinin en temel verilerindendir. Ayrıca sivil ve askeri amaçlı her türlü havacılık amaçları için radyosonde rasatları çok önemlidir. Özellikle SkewT-LogP diyagramı lokal hava durumunun radyosonde rasatları yardımıyla analizinde çok önemli bir işleve sahiptir. Hava kirliği tahmin, model ve analizi aşamalarında radyosonde rasatları kullanılmaktadır.

Haritalar

Haritalar


Listeye / Geriye Dön